- Katılım
- 30 May 2021
- Mesajlar
- 2,935
FED’in faiz artışlarına kısa müddette başlayacağına dair sinyaller vermesinin, Türkiye’nin para siyasetindeki istikametini de 2-3 ay ortasında zorlayabileceğine vurgu yapıldı.
Alacak sigortası şirketi Euler Hermes’in Global İktisat Raporu’nda Türkiye’yi bekleyen riskler dikkat çekti.
Raporda, “Türkiye, yüksek enflasyona karşın alışılmışın haricinde bir siyaset izleyerek siyaset faizini düşürme yolunda ilerleyen bir istisna olsa da 2022’de piyasaların bu gidişi bilakis çevirmeye zorlayacağı kestirim ediliyor” sözlerine yer verildi.
Bilhassa güç fiyatlarındaki yükseliş ile bir arada FED’in faiz artışlarına kısa müddette başlayacağına dair sinyaller vermesinin, Türkiye’nin para siyasetindeki istikametini gelecek 2-3 ay ortasında zorlayabileceğine vurgu yapıldı ve şu biçimde denildi:
“Kur artışı kaynaklı olarak önümüzdeki aylarda enflasyonda yaşanacak yükselişin sene sonuna yanlışsız tarafını aşağıya çevirmesi mümkün görünürken, ihracat hacminin seyri ile turizm gelirlerinin beklenen düzeye bu yaz ulaşabilmesi cari açığın kapanması ile kurdaki baskıyı da bir nebze azaltabilecek ögeler olarak öne çıkıyor.”
‘FED’İN PARA SİYASETİ BASKI OLUŞTURACAK’
Raporda, yaygın arz-talep dengesizliklerinin hem gelişmiş tıpkı vakitte gelişmekte olan piyasalarda 2022’nin birinci yarısının sonuna kadar enflasyonu yüksek tutması bekleniyor.
Enflasyonist baskıların boyutu ve mühleti hakkında devam eden belirsizliğin, enflasyon beklentilerinde kalıcı olumsuz bir tesir yaratmasını önlemek için merkez bankalarının biraz daha sert bir duruş benimsediği tabir edildi.
Gelişmekte olan ülkelerin birçoklarının ise bütçe açıklarını azalttığının ve bir daha mali hareketlere müsaade verecek alanlar yaratmaya çalıştığının açıklandıği raporda,
“Ancak, Fed para siyasetinin beklenenden daha süratli normalleşmesinin Türkiye, Romanya, Macaristan, Arjantin, Nijerya, Brezilya, Güney Afrika, Şili, Mısır ve Ukrayna üzere en kırılgan ülkeler üzerinde baskı oluşturması bekleniyor” denildi.
‘DENGESİZ VE ADALETSİZ BÜYÜME’ VURGUSU
Euler Hermes’in yayınladığı Global İktisat Raporu’na nazaran ayrıyeten, Omicron varyantına bağlı belirsizliklerin, işgücü piyasaları ve global ticarette aksaklıkları artıracak ve bu durum yılın birinci çeyreğinde gelişmiş iktisatların GSYH büyümesinden 0,3 puan götürecek.
Lakin, ilerleyen devirde global büyüme sağlam biçimde devam etse de gelişmiş ve gelişmekte olan iktisatların ortalarının süratle açılması, büyümeyi istikrarsız ve adaletsiz kılacak.
2022 GSYH büyümesinin, Euro Bölgesi ve ABD’de sırasıyla yüzde 4,1 ve yüzde 3,9, Türkiye’de ise yüzde 1,5 oranında gerçekleşeceği varsayım ediliyor. Global ticaret hacminin ise 2022 ve 2023 senelerında sırasıyla yüzde 5,4 ve yüzde 4 büyümesi bekleniyor.
Euler Hermes ekonomistlerine bakılırsa, mevcut büyüme dinamikleri, toparlanmanın şu anki etabında, ‘yukarı bakmaktan alıkoyabilir’:
“Çünkü, global büyüme sağlam biçimde devam etse de gelişmiş ve gelişmekte olan iktisatların ortalarının süratle açılması büyümeyi istikrarsız ve adaletsiz bir hale getiriyor. Gelişmiş ekonomiler 2022’de global GSYH büyümesinin yarısından fazlasını sürüklemeye devam ederken, gelişmekte olan ülkeler ise küresel finansal krizden bu yana birinci defa global toparlanma suratının gerisinde kalacak.”
Alacak sigortası şirketi Euler Hermes’in Global İktisat Raporu’nda Türkiye’yi bekleyen riskler dikkat çekti.
Raporda, “Türkiye, yüksek enflasyona karşın alışılmışın haricinde bir siyaset izleyerek siyaset faizini düşürme yolunda ilerleyen bir istisna olsa da 2022’de piyasaların bu gidişi bilakis çevirmeye zorlayacağı kestirim ediliyor” sözlerine yer verildi.
Bilhassa güç fiyatlarındaki yükseliş ile bir arada FED’in faiz artışlarına kısa müddette başlayacağına dair sinyaller vermesinin, Türkiye’nin para siyasetindeki istikametini gelecek 2-3 ay ortasında zorlayabileceğine vurgu yapıldı ve şu biçimde denildi:
“Kur artışı kaynaklı olarak önümüzdeki aylarda enflasyonda yaşanacak yükselişin sene sonuna yanlışsız tarafını aşağıya çevirmesi mümkün görünürken, ihracat hacminin seyri ile turizm gelirlerinin beklenen düzeye bu yaz ulaşabilmesi cari açığın kapanması ile kurdaki baskıyı da bir nebze azaltabilecek ögeler olarak öne çıkıyor.”
‘FED’İN PARA SİYASETİ BASKI OLUŞTURACAK’
Raporda, yaygın arz-talep dengesizliklerinin hem gelişmiş tıpkı vakitte gelişmekte olan piyasalarda 2022’nin birinci yarısının sonuna kadar enflasyonu yüksek tutması bekleniyor.
Enflasyonist baskıların boyutu ve mühleti hakkında devam eden belirsizliğin, enflasyon beklentilerinde kalıcı olumsuz bir tesir yaratmasını önlemek için merkez bankalarının biraz daha sert bir duruş benimsediği tabir edildi.
Gelişmekte olan ülkelerin birçoklarının ise bütçe açıklarını azalttığının ve bir daha mali hareketlere müsaade verecek alanlar yaratmaya çalıştığının açıklandıği raporda,
“Ancak, Fed para siyasetinin beklenenden daha süratli normalleşmesinin Türkiye, Romanya, Macaristan, Arjantin, Nijerya, Brezilya, Güney Afrika, Şili, Mısır ve Ukrayna üzere en kırılgan ülkeler üzerinde baskı oluşturması bekleniyor” denildi.
‘DENGESİZ VE ADALETSİZ BÜYÜME’ VURGUSU
Euler Hermes’in yayınladığı Global İktisat Raporu’na nazaran ayrıyeten, Omicron varyantına bağlı belirsizliklerin, işgücü piyasaları ve global ticarette aksaklıkları artıracak ve bu durum yılın birinci çeyreğinde gelişmiş iktisatların GSYH büyümesinden 0,3 puan götürecek.
Lakin, ilerleyen devirde global büyüme sağlam biçimde devam etse de gelişmiş ve gelişmekte olan iktisatların ortalarının süratle açılması, büyümeyi istikrarsız ve adaletsiz kılacak.
2022 GSYH büyümesinin, Euro Bölgesi ve ABD’de sırasıyla yüzde 4,1 ve yüzde 3,9, Türkiye’de ise yüzde 1,5 oranında gerçekleşeceği varsayım ediliyor. Global ticaret hacminin ise 2022 ve 2023 senelerında sırasıyla yüzde 5,4 ve yüzde 4 büyümesi bekleniyor.
Euler Hermes ekonomistlerine bakılırsa, mevcut büyüme dinamikleri, toparlanmanın şu anki etabında, ‘yukarı bakmaktan alıkoyabilir’:
“Çünkü, global büyüme sağlam biçimde devam etse de gelişmiş ve gelişmekte olan iktisatların ortalarının süratle açılması büyümeyi istikrarsız ve adaletsiz bir hale getiriyor. Gelişmiş ekonomiler 2022’de global GSYH büyümesinin yarısından fazlasını sürüklemeye devam ederken, gelişmekte olan ülkeler ise küresel finansal krizden bu yana birinci defa global toparlanma suratının gerisinde kalacak.”