- Katılım
- 30 May 2021
- Mesajlar
- 2,935
The New York Times gazetesi, Türkiye’de yaşanan kur krizi ve iktisattaki gelişmeler üzerine hazırlanan bir tahlilde, “Son kriz, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın artan enflasyon karşısında ekonomistlerin kozmik olarak önerdiğinin tam bilakis, faiz oranlarını düşük tutma ısrarı niçiniyle yaşandı tabirlerine yer verdi.
The New York Times’da yer alan “Türkiye’nin iktisadı nasıl yanlış gitti?“ başlıklı tahlil, “Türkiye’nin felaket iktisadına ait sinyaller her yerde“ diyerek ekmek kuyrukları; ilaç, süt, tuvalet kağıdındaki artan fiyatlara örnek verdi.
Türkiye iktisadının pandamı ve tedarik zinciri problemleri öncesinde de güçlü bir devirden geçtiği hatırlatılan haberde, son haftalarda ağır bir biçimde kötüleşme yaşandığı açıklandı. Son haftalarda yaşanan krizin tetikleyicisinin Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın faiz oranlarını düşürme konusundaki ısrarı olduğuna işaret edildi. Tahlilde şu sözler yer aldı: “ Son kriz, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın artan enflasyon karşısında ekonomistlerin kozmik olarak önerdiğinin tam tersine, faiz oranlarını düşük tutma ısrarı niçiniyle yaşandı“
Tahlil, olağanda yatırımcıların bir ülkede enflasyonun istikrarda tutulması ve faizin belirlenmesi konusunda merkez bankalarına bakacağını belirterek şöyleki devam etti: “Erdoğan devamlı bir biçimde Türkiye’nin Merkez Bankası liderleri ve maliye bakanlarına, kendi dediğini yapmazlarsa onlardan kurtulacağını gösterdi.“
Türk lirasının son haftalarda önemli oranda kıymet kaybına uğradığı hatırlatılan haberde, kur krizinin ithal mamüllerin fiyatının daima olarak artmasına niye olduğu açıklandı. Tahlil şöyleki devam etti: “18 ay daha sonra yapılacak seçim öncesi Erdoğan, stratejisinin Türkiye iktisadının sıkıntılarını aşmasını sağlayacağına ikna olmuş görünüyor.
Ekonomistler Erdoğan’ın faiz yaklaşımını nasıl pahalandırıyor?
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın faiz oranlarını düşük tutmanın tüketicileri alışverişe teşvik edeceği, işletmelerin borç almaya daha niyetli olarak iktisat ortasında yatırım yapıp istihdam sağlayacağını savunduğu belirtilen tahlilde, Türk lirasının dolar karşısında kıymet kaybetmesiyle de ihracatın ucuzlayacağı, yabancı tüketicinin ilgisinin artacağını düşündüğü aktarıldı.
Tahlil şu biçimde devam etti:
“Bu bir derecede hakikat fakat ağır bir bedelle geliyor. Türkiye, araba kesimleri, ilaç, yakıt ve öteki kaynaklar konusunda dışa pek bağımlı. Lira paha kaybettikçe bu mamüllerin fiyatı artıyor. hem de Erdoğan’ın konvansiyonel ekonomik teoriye yönelik hafifçee alma durumu, Türk işletmelerine yüz milyonlarca dolarlık yatırım yapmaya niyetli olan fakat kura olan inancını kaybeden yabancı yatırımcıların kimilerini korkuttu.
Faiz oranları düştükçe enflasyon da artıyor. Türk lirası son bir yılda yüzde 45 paha kaybetti ve Resmi enflasyon dataları yüzde 20’yi geçti. bir hayli analist, sokaktaki enflasyonun daha fazla olabileceğini söylüyor.
Karşılaştırmak için, ABD’de bu yıl, yüzde 6.8’lik bir enflasyon oranı ve Avrupa bölgesindeki yüzde 4.5’lik bir oran, alarmların çalması için kâfi olabiliyor.“
Erdoğan’ın ekonomik kriz karşısında, ‘taviz vermeyen’ bir tavrı olduğu belirtilen tahlilde, iktisattaki kriz karşısında Cumhurbaşkanı’nın İslam’dan referans verdiğine de dikkat çekildi.
The New York Times’da yer alan “Türkiye’nin iktisadı nasıl yanlış gitti?“ başlıklı tahlil, “Türkiye’nin felaket iktisadına ait sinyaller her yerde“ diyerek ekmek kuyrukları; ilaç, süt, tuvalet kağıdındaki artan fiyatlara örnek verdi.
Türkiye iktisadının pandamı ve tedarik zinciri problemleri öncesinde de güçlü bir devirden geçtiği hatırlatılan haberde, son haftalarda ağır bir biçimde kötüleşme yaşandığı açıklandı. Son haftalarda yaşanan krizin tetikleyicisinin Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın faiz oranlarını düşürme konusundaki ısrarı olduğuna işaret edildi. Tahlilde şu sözler yer aldı: “ Son kriz, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın artan enflasyon karşısında ekonomistlerin kozmik olarak önerdiğinin tam tersine, faiz oranlarını düşük tutma ısrarı niçiniyle yaşandı“
Tahlil, olağanda yatırımcıların bir ülkede enflasyonun istikrarda tutulması ve faizin belirlenmesi konusunda merkez bankalarına bakacağını belirterek şöyleki devam etti: “Erdoğan devamlı bir biçimde Türkiye’nin Merkez Bankası liderleri ve maliye bakanlarına, kendi dediğini yapmazlarsa onlardan kurtulacağını gösterdi.“
Türk lirasının son haftalarda önemli oranda kıymet kaybına uğradığı hatırlatılan haberde, kur krizinin ithal mamüllerin fiyatının daima olarak artmasına niye olduğu açıklandı. Tahlil şöyleki devam etti: “18 ay daha sonra yapılacak seçim öncesi Erdoğan, stratejisinin Türkiye iktisadının sıkıntılarını aşmasını sağlayacağına ikna olmuş görünüyor.
Ekonomistler Erdoğan’ın faiz yaklaşımını nasıl pahalandırıyor?
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın faiz oranlarını düşük tutmanın tüketicileri alışverişe teşvik edeceği, işletmelerin borç almaya daha niyetli olarak iktisat ortasında yatırım yapıp istihdam sağlayacağını savunduğu belirtilen tahlilde, Türk lirasının dolar karşısında kıymet kaybetmesiyle de ihracatın ucuzlayacağı, yabancı tüketicinin ilgisinin artacağını düşündüğü aktarıldı.
Tahlil şu biçimde devam etti:
“Bu bir derecede hakikat fakat ağır bir bedelle geliyor. Türkiye, araba kesimleri, ilaç, yakıt ve öteki kaynaklar konusunda dışa pek bağımlı. Lira paha kaybettikçe bu mamüllerin fiyatı artıyor. hem de Erdoğan’ın konvansiyonel ekonomik teoriye yönelik hafifçee alma durumu, Türk işletmelerine yüz milyonlarca dolarlık yatırım yapmaya niyetli olan fakat kura olan inancını kaybeden yabancı yatırımcıların kimilerini korkuttu.
Faiz oranları düştükçe enflasyon da artıyor. Türk lirası son bir yılda yüzde 45 paha kaybetti ve Resmi enflasyon dataları yüzde 20’yi geçti. bir hayli analist, sokaktaki enflasyonun daha fazla olabileceğini söylüyor.
Karşılaştırmak için, ABD’de bu yıl, yüzde 6.8’lik bir enflasyon oranı ve Avrupa bölgesindeki yüzde 4.5’lik bir oran, alarmların çalması için kâfi olabiliyor.“
Erdoğan’ın ekonomik kriz karşısında, ‘taviz vermeyen’ bir tavrı olduğu belirtilen tahlilde, iktisattaki kriz karşısında Cumhurbaşkanı’nın İslam’dan referans verdiğine de dikkat çekildi.