- Katılım
- 30 May 2021
- Mesajlar
- 3,206
Medipol Mega Üniversite Hastanesi Göğüs Hastalıkları Kısmı’ndan Prof. Dr. Muhammed Emin Akkoyunlu, uyku yapısını bozan 87 başka hastalığın olduğunu söyleyerek, uykunun değerine ait açıklamalarda bulundu.
Uyku yapısını bozan 87 farklı hastalığın olduğunu söz eden Medipol Mega Üniversite Hastanesi Göğüs Hastalıkları Kısmı’ndan Prof. Dr. Muhammed Emin Akkoyunlu, “Uyku yapısını bozan unsurlar tespit edilmezse ne kadar uyursanız uyuyun, uykunun kalitesi bozuk olduğu için önemli sorunlara yol açar. Bu niçinle bizim için aslında en değerli şey gündüz uykunun gelip gelmediğidir. Bu durum uyku hastalıkları için kıymetli bir belirteçtir. beraberinde sabah kalkıldığında gereğince uykunuzu alıp almadığınız ve beraberinde horlamanın olup olmadığı da değerli parametrelerdir” diye belirtti.
Uykunun tüm canlılar için vazgeçilmez olduğunu söyleyen Akkoyunlu, “İnsanın yaşına göre uyku evrelerinin muhtaçlığı ve formu kısmen değişir. Uyku, ön belleğe aldığımız ayrıntıların uzun belleğe atılmasını sağlar. Bilginin işlenmesine yardımcı olur. hem de beyin hücreleri içinde link kurarak, akıl dediğimiz beynin kullanılmasını sağlayan ana temel yapı taşlarını oluşturur. Ayrıyeten konsantrasyon ve refleks uyumlarını sağlar. tıpkı vakitte kalbin ritmini, çalışma formunu ve kardiyovasküler sistemi düzenler. Hormonları düzenleyerek büyümeyi sağlar. Bilhassa büyüme hormonu yalnızca geceleri salgılanır. Bu niçinle anneler çocuklarına uyusun da büyüsün derler, yesin de büyüsün demezler. Yediği vakit insan kilo alır lakin uyuduğu vakit büyür” diye ekledi.
Cilt sağlığnı da etkiliyor
Yetişkinlerde büyüme hormonunun, büyüme durmasına karşın çok önemli bir fonksiyona sahip olduğunu aktaran Akkoyunlu, “Yetişkinlerde büyüme hormonu yaşlanmanın gecikmesini, cilt bütünlüğünün korunmasını, cilt hoşluğunun sağlanmasını, tüm organların korunmasını ve idamesini sağlar. hem de şeker hastalığının oluşmasını, metabolik sendrom dediğimiz çok kilo alımıyla ilgili durumların ortaya çıkmasını engellemek için gerekli olan hormonları salgılamanın yolu da bir daha uykudur. özetlemek gerekirse uyku gün ortasında var olabilme ve yaşayabilmek için elzem olan en değerli parametrelerden bir tanesi” diye konuştu.
Uyku evreleri hormonal istikrara bakılırsa farklılık gösterebiliyor
Her yaşta uykuya ağır seviyede gereksinim duyulduğunu hatırlatan Akkoyunlu, “Çocukluk çağında, erken çocukluk devrinde uyku gereksinimi azamî seviyede olur. Yeni doğan bebekler yaklaşık günde 20 saat civarında uyur. Yalnızca beslenme için 1 yahut 2 saat civarında vakit harcarlar. Bu gereksinim yaş ilerledikçe giderek azalır. 12 ila13 yaşına gelindiğinde yaklaşık 8 ila 9 saat civarında bir uykuya muhtaçlık var. Ergenlik devrinde ise uyku evresinde bir değişim meydana gelir. Olağanda akşam saat 22.00 ile sabah 08.00 içinde uyku mühleti varken, ergenlikte hormonların aktivasyonlarına bağlı olarak uyku evresinde bir kayma meydana gelebilir. Örneğin, ergenler bunun için biraz daha geç saatlere kadar ayakta kalabilirler. Bu hormonal istikrarın uyku vakit içindeması üzerine tesirine bağlı olarak çıkan bir durum. Erişkin periyoda baktığımızda da ortalama 7-8 saatlik bir uyku gereksinimi kelam konusu. Birebir şey 65 yaş üstü yani yaşlılık dediğimiz devir için de geçerli” değerlendirmelerinde bulundu.
Uykunun kalitesini artırmak sıhhatimiz için değerli
Yaş ilerledikçe uykunun evrelerinde de değişim olduğunu lisana getiren Akkoyunlu, “Yaşlandıkça sıhhat durumlarıyla bağlı olarak yahut sık sık idrara çıkmaya bağlı olarak uyku daha sık bölünür. Bunların ötesinde derin uykuda ve REM uykusunda bir azalma meydana gelir. Lakin REM ve derin uykusunda azalma olmayan yaşlılarda ömür müddetinin epeyce daha uzun olduğu, kalp ve damar hastalıklarının daha az görüldüğü hem de yaşıtlarına göre fazlaca daha genç göründükleri ortaya konmuştur. Sonuç olarak uykunun yaşa nazaran ve ek hastalıklara bakılırsa ölçüsü, mühleti ve vakti değişmekle bir arada tüm insanların nizamlı, kâfi ve sağlıklı bir uykuya gereksinimi vardır. Burada tahminen de en değerli şey uykunun yapısında bozukluğa niye olan 87 farklı hastalığın varlığıdır. Bunlar şayet tespit edilemezse ne kadar uyursanız uyuyun, uykunun kalitesi bozuk olduğu için önemli semptomlara ve sorunlara niye olacaktır” ikazlarını yaptı.
Uyku apnesinin en büyük belirtisi horlama
En sık görülen hastalığın uyku apnesi sendromu olduğunu vurgulayan Akkoyunlu, kelamlarını şöyleki sonlandırdı:
“Bu hastalık kümesi üst teneffüs yollarındaki daralmaya bağlı olarak ortaya çıkar. En büyük belirtisi horlamadır. bununla birlikte gündüz çok uyku hali dediğimiz yani gündüz olağanda uyanık kalması gereken saatte uykunun var olmasıyla giden bir durum. Bu niçinle, gündüz uykunun gelip gelmediği, bizim için en kıymetli etmen. Bu durum uyku hastalıkları için değerli bir belirteç. bununla birlikte sabah kalkıldığında gereğince uykunuzu alıp almadığınız ve horlamanın olup olmadığı da kıymetli bir gösterge. Şayet uykunuzda rastgele bir yapısında bir sorun yahut müddetinde rastgele bir zayıflama değişme kelam konusu değilse fakat bir daha de gün ortasında uykusuzluk çekiyorsanız, sabah yorgun uyanıyorsanız ve horlamadan bahsediliyorsa bu biçimde katiyen göğüs hastalıkları hekimine başvurmalısınız”
Hibya Haber Ajansı
Uyku yapısını bozan 87 farklı hastalığın olduğunu söz eden Medipol Mega Üniversite Hastanesi Göğüs Hastalıkları Kısmı’ndan Prof. Dr. Muhammed Emin Akkoyunlu, “Uyku yapısını bozan unsurlar tespit edilmezse ne kadar uyursanız uyuyun, uykunun kalitesi bozuk olduğu için önemli sorunlara yol açar. Bu niçinle bizim için aslında en değerli şey gündüz uykunun gelip gelmediğidir. Bu durum uyku hastalıkları için kıymetli bir belirteçtir. beraberinde sabah kalkıldığında gereğince uykunuzu alıp almadığınız ve beraberinde horlamanın olup olmadığı da değerli parametrelerdir” diye belirtti.
Uykunun tüm canlılar için vazgeçilmez olduğunu söyleyen Akkoyunlu, “İnsanın yaşına göre uyku evrelerinin muhtaçlığı ve formu kısmen değişir. Uyku, ön belleğe aldığımız ayrıntıların uzun belleğe atılmasını sağlar. Bilginin işlenmesine yardımcı olur. hem de beyin hücreleri içinde link kurarak, akıl dediğimiz beynin kullanılmasını sağlayan ana temel yapı taşlarını oluşturur. Ayrıyeten konsantrasyon ve refleks uyumlarını sağlar. tıpkı vakitte kalbin ritmini, çalışma formunu ve kardiyovasküler sistemi düzenler. Hormonları düzenleyerek büyümeyi sağlar. Bilhassa büyüme hormonu yalnızca geceleri salgılanır. Bu niçinle anneler çocuklarına uyusun da büyüsün derler, yesin de büyüsün demezler. Yediği vakit insan kilo alır lakin uyuduğu vakit büyür” diye ekledi.
Cilt sağlığnı da etkiliyor
Yetişkinlerde büyüme hormonunun, büyüme durmasına karşın çok önemli bir fonksiyona sahip olduğunu aktaran Akkoyunlu, “Yetişkinlerde büyüme hormonu yaşlanmanın gecikmesini, cilt bütünlüğünün korunmasını, cilt hoşluğunun sağlanmasını, tüm organların korunmasını ve idamesini sağlar. hem de şeker hastalığının oluşmasını, metabolik sendrom dediğimiz çok kilo alımıyla ilgili durumların ortaya çıkmasını engellemek için gerekli olan hormonları salgılamanın yolu da bir daha uykudur. özetlemek gerekirse uyku gün ortasında var olabilme ve yaşayabilmek için elzem olan en değerli parametrelerden bir tanesi” diye konuştu.
Uyku evreleri hormonal istikrara bakılırsa farklılık gösterebiliyor
Her yaşta uykuya ağır seviyede gereksinim duyulduğunu hatırlatan Akkoyunlu, “Çocukluk çağında, erken çocukluk devrinde uyku gereksinimi azamî seviyede olur. Yeni doğan bebekler yaklaşık günde 20 saat civarında uyur. Yalnızca beslenme için 1 yahut 2 saat civarında vakit harcarlar. Bu gereksinim yaş ilerledikçe giderek azalır. 12 ila13 yaşına gelindiğinde yaklaşık 8 ila 9 saat civarında bir uykuya muhtaçlık var. Ergenlik devrinde ise uyku evresinde bir değişim meydana gelir. Olağanda akşam saat 22.00 ile sabah 08.00 içinde uyku mühleti varken, ergenlikte hormonların aktivasyonlarına bağlı olarak uyku evresinde bir kayma meydana gelebilir. Örneğin, ergenler bunun için biraz daha geç saatlere kadar ayakta kalabilirler. Bu hormonal istikrarın uyku vakit içindeması üzerine tesirine bağlı olarak çıkan bir durum. Erişkin periyoda baktığımızda da ortalama 7-8 saatlik bir uyku gereksinimi kelam konusu. Birebir şey 65 yaş üstü yani yaşlılık dediğimiz devir için de geçerli” değerlendirmelerinde bulundu.
Uykunun kalitesini artırmak sıhhatimiz için değerli
Yaş ilerledikçe uykunun evrelerinde de değişim olduğunu lisana getiren Akkoyunlu, “Yaşlandıkça sıhhat durumlarıyla bağlı olarak yahut sık sık idrara çıkmaya bağlı olarak uyku daha sık bölünür. Bunların ötesinde derin uykuda ve REM uykusunda bir azalma meydana gelir. Lakin REM ve derin uykusunda azalma olmayan yaşlılarda ömür müddetinin epeyce daha uzun olduğu, kalp ve damar hastalıklarının daha az görüldüğü hem de yaşıtlarına göre fazlaca daha genç göründükleri ortaya konmuştur. Sonuç olarak uykunun yaşa nazaran ve ek hastalıklara bakılırsa ölçüsü, mühleti ve vakti değişmekle bir arada tüm insanların nizamlı, kâfi ve sağlıklı bir uykuya gereksinimi vardır. Burada tahminen de en değerli şey uykunun yapısında bozukluğa niye olan 87 farklı hastalığın varlığıdır. Bunlar şayet tespit edilemezse ne kadar uyursanız uyuyun, uykunun kalitesi bozuk olduğu için önemli semptomlara ve sorunlara niye olacaktır” ikazlarını yaptı.
Uyku apnesinin en büyük belirtisi horlama
En sık görülen hastalığın uyku apnesi sendromu olduğunu vurgulayan Akkoyunlu, kelamlarını şöyleki sonlandırdı:
“Bu hastalık kümesi üst teneffüs yollarındaki daralmaya bağlı olarak ortaya çıkar. En büyük belirtisi horlamadır. bununla birlikte gündüz çok uyku hali dediğimiz yani gündüz olağanda uyanık kalması gereken saatte uykunun var olmasıyla giden bir durum. Bu niçinle, gündüz uykunun gelip gelmediği, bizim için en kıymetli etmen. Bu durum uyku hastalıkları için değerli bir belirteç. bununla birlikte sabah kalkıldığında gereğince uykunuzu alıp almadığınız ve horlamanın olup olmadığı da kıymetli bir gösterge. Şayet uykunuzda rastgele bir yapısında bir sorun yahut müddetinde rastgele bir zayıflama değişme kelam konusu değilse fakat bir daha de gün ortasında uykusuzluk çekiyorsanız, sabah yorgun uyanıyorsanız ve horlamadan bahsediliyorsa bu biçimde katiyen göğüs hastalıkları hekimine başvurmalısınız”
Hibya Haber Ajansı